"YABANCI", diğer teknik adlarıyla INVASIVE, ALLIENI de denebilien çok sayıda yerli (INDIGENEOUS) olmayan türümüz vardır. İnsanoğlunun bilerek bilmeyerek işgüzarlığı sayesinde hayvan ve bitki coğrafyası giderek artan oranda değişmektedir. İngilizce EXOTIC Species ve Introduce Species gibi adlarla da anılan bu türleri yurdumuzdaki önemli bir kısmı LESSEPSİYAN (=ERYTREAN) tür olup; bunlar Süveyş Kanalı'nın açılmasından sonra ta Çin Denizi'nden, Hint Okyanusu'ndan veya en azından Kızıl Deniz'den Karadeniz'in en uzak noktasına kadar dağılım gösterebilmektedir. Bazı türler, kereste ticareti veya park/bahçe bitkileri ithalatı ile veya burada olduğu gibi Uzak Doğu'dan gelen Çay bitkisiyle de gelmiş olabiliyor. Önceki yıllar Rize'de bolca gördüğüm bu "yabancı"yı, Giresun'un en batısında da bulmak varmış :( "Bu durumda bütün Doğu Karadeniz sahilinde bolca yayılmış, hatta istila etmiş olmalı" demiştim ama şimdi bakıyorum; sadece DoğalHayat verileri bile Artvin'den İstanbul'a kadar bütün Kuzey sahil kesimimizin işgalde olduğunu gösteriyor.
- Tespit Tarihi: 2017-08-29
- Yüklenme Tarihi: 07-09-2017
- Görüntülenme Sayısı: 472
- Gözlem Lokasyonu: Samugüney, Giresun, Türkiye
- Şehir: Giresun
- Ülke: Türkiye
- Ekipman(Gövde): Canon EOS 70D
- Ekipman(Lens): Laowa (Venus) 60mm; f/2.8
Nedeni HES'ler olabilir. Kurutulan dereler, doğallığı yok edilen sulak alanlar, ilaçlamalar gibi birçok insani etken yusufçuk gibi türleri azaltıyor. Onların azalması, bu gibi türlerin azmasına neden oluyor gibi. Elinize sağlık hocam. İyi geceler..
Bu konuyla ilgilenen birçok insan bu türün Istanbul'a kadar ulaştığından bihaber. Ancak tür nemli ortamlarda yaşamaya uyum sağladığı için batıya doğru gittikçe yoğunluğu azalıyor.
Ahmet abi ( Ahmet Taşçı ) u konuyla ilgili yetkilileri bilgilendirdi geçtiğimiz senelerde.Bu sene yeniden bir bildiri daha gönderdi fakat olumlu bir cevap vermiyorlar.Önemsenmiyor pek.Bitkilerin öz suyunu emdiği ve bitkileri oldukça zararı olduğunu biliyoruz.İstanbulda bazı ağaçların yapraklarında onlarcası olduğunu gördüm fotoğraflarda.Ve sanırım rizedede görüntülendi.
Rizede bilhassa sebzelere büyük zarar verdiğini bazı tanıdıklarımdan duydum...
HESler bazı balık ve su canlılarının taşınmasında önemli olabilir. Ancak karasal türlerde etkili olduğunu sanmıyorum. Bir de sulama vs kanalları var ki onlar çok daha önemli. Mesela Kızılırmak Havza sistemiyle alakalı Sultan Sazlığı'na Ceyhan-Seyhan havzasına bağlanan Zamantıdan su getirilince iki farklı havzanın türleri arasında taşınma durumu olacaktır.
İnsanlardan ziyade yetkililer bir şey yapmalı derim Barış. Bunun ilk adımını yukarı yazdığım gibi yabancı türlerin envanterini içeren bir veribankası yapılması oluşturmalı. Bu arada Ricania'nın Türkiye'de 3 türü gözüküyor. @ozgur-kocak belki listeye ekler. 3. türümüz Ricania hedenborgi Stål, 1865 Kayıtları: Diyarbakır: Ergani, Mardin: Nusaybin (Lodos & Kalkandelen, 1981).