DÜLDÜL DAĞI

OSMANİYE: Düziçi; 23.04.2016

Bu fotoğrafı 100 mm f/2.8 makro objektifi ile 5-6 kare halinde çekip birleştirdim. Hava kısmen kapalı olsa da Toros sediri (Cedrus libani), karaçam (Pinus nigra), kayın (Fagus cf. orientalis) ve henüz yapraklarını açmamış diğer bazı ağaçların birlikteliğinden oluşan harika kompozisyon görülmeye değerdi. Sanırım hiç bir fotoğraf oranın güzelliğini canlı görmek kadar güzel yansıtamaz.

Çoğumuzca malumdur; Hz. Ali'nin meşhur atının adı Düldül'dür. Rivayete göre Düldül Dağı, adını düldül buralardan geçerken, ayak izini bıraktığından almıştır. Osmaniye ilimizin Düziçi İlçesi'nin kuzeydoğusundaki Düldül Dağı'nın tepesi 2.448 m yükseltisi ile Nur (Amanos) Dağları'nın en yüksek zirvesidir. Kuzey yönünde kalan derin vadide Berke Barajı harika manzara sunarken, kuzeybatı yönünde Türkiye'nin ilk milli parklarından Karatepe-Aslantaş Millî Parkı civarındaki Aslantaş Barajı da dağdan görülmektedir. 1958'de kurulan Milli Park'ta Hitit döneminden kalma yaklaşık 3.000 yıllık bir şehre ait kalıntılar da görülebilir. Vakit darlığından tarihi ören yerine gidemediysek de dağların eşsiz güzelliğini bir kaç saat seyretme şansımız oldu. Bu tepenin karşısında (kuzey yönünde) kayalık bir tepe daha gördük. Orası Mehmet Bey'in dediğinden aklımda kaldığı kadarıyla "Kaya Düldülü" olarak adlandırılıyor. Sanırım zirvesindeki kayalık Hz. Ali'nin atı Düldül'e benzetildiğinden bu ad verilmiş.

Son olarak birlikte güzel bir gün geçirdiğimiz arkadaşlarım Mehmet Çelik, Özgür Kalay, Ali Bali ve İsrail'den botanist Dr. Ori Fragman-Sapir'e çok teşekkür ederim. Nice to meet you, Ori. Best wishes.